Mehir Senedine Bağlı Alacak Dava Dilekçesi

                                                   KAYSERİ 7. AİLE MAHKEMESİNE

DOSYA NO : 2023/***

DAVACI : 

VEKİLİ : Av. Gizem Gül UZUN

                                                  Sahabiye, Teoman Sk. Avukatlar İş Hanı D:No:9/501 Kat:5, 38100 Kocasinan/Kayseri

DAVALI : 

KONU :

1- Mehir senedinden doğan ziynet alacağımızın ve 500.000,00 TL'nin tarafımıza teslimine, ziynet eşyalarının aynen teslimi mümkün olmadığı takdirde bedelinin tazminine,

2- Hüküm altına alınacak alacağın tahsil edilememe riskine karşılık davacı adına kayıtlı tüm taşınır ve taşınmazları ile üçüncü kişilerdeki ve bankalardaki hak ve alacakları üzerine verilecek kararın kesinleşmesine kadar cebri icra yoluyla satışı ve 3. şahıslara devri engelleyici nitelikte “ihtiyati tedbir” şerhi konulmasına karar verilmesi istem ve arzıdır.

AÇIKLAMALAR

Müvekkil, davacı ile bir kız arkadaşının önerisiyle sosyal medya platformunda tanışmıştır. Yaklaşık bir yıl boyunca çeşitli sosyal medya platformlarından konuşmaya devam etmişlerdir. Daha sonrasında 10/10/2022 tarihinde müvekkil ile davacı evlenmişlerdir.

Müvekkil, davacı ve şehitler eşliğinde bir mehir senedi akdedilmiştir. 4 bilezik, 1 adet altın takı seti, 3 adet yüzük, 1 çift altın küpe, 1 adet osmanlı tuğrası, ev ve mutfak eşyalarının müvekkile bağışlanacağı, ev ve arabanın ise alındığı zaman yine müvekkile bağışlanacağına ilişkin işbu yazılı mehir senedi müvekkile verilmiştir. Ayrıca yine 500.000,00 TL paranın boşanma durumunda müvekkile bağışlanacağı sözleşmede kararlaştırılmıştır. Davacının ailesi, 4 bilezik ve Osmanlı Tuğrası ziyneti harici diğer ziynetler adına ''düğünde takalım, şimdi vermeyelim'' şeklinde beyanda bulunmuşlardır.

Ancak davacı ve davacının ailesi, mehir senedinde yazılı olan 4 bilezik ve Osmanlı Tuğrası dışındaki hiçbir ziyneti müvekkile vermemişlerdir. Bu hususta tanıklarımız Sayın Mahkemenize bildirilecektir.

Mehir senedi, Sayın Mahkemenizce de bilineceği üzere, bir bağışlama vaadidir. Bağışlama vaadi, yazılı yapılmak şartıyla geçerlidir.

“Mehri müeccel, ileriye ( evliliğin boşanma ya da ölümle son bulunması haline kadar ) yönelik bir bağışlama vaadidir. Koca dışında üçüncü bir kişinin de bağışlama vaadi geçerlidir. Ancak, bu durum, Borçlar Kanunu’nun 110. maddesinde yazılı üçüncü kişi yararına borç altına girme olmayıp, Borçlar Kanunu’nun 238. maddesinde düzenlenmiş bağışlama vaadidir (TBK 288). Bağışlama vaadinin geçerliliği, yazılı olma koşuluna bağlıdır ( BK m. 238/1 ) ( 4. HD 18.02.1985 – 1984/9153 E., 1985/1223 K., YKD 1985 Sayı, sh. 802 )

Mehir senedi yazılı delil başlangıcıdır. Senede karşı senetle ispat kuralı gereğince, davacının davaya konu mehir senedinde yazılı ziynet eşyasına ilişkin taahhüdü yerine getirdiklerini yazılı delille kanıtlaması gerekir.

Ayrıca mehir senedi talebimizin görevli mahkeme tarafından kabulü adına ve davamızı destekler nitelikteki Yargıtay kararı:

“Somut uyuşmazlıkta; davacı 12.10.2013 tarihli mehir senedine dayalı olarak, evlilik nedeni ile hediye edilecek ziynet bedelleri ile davacı ile davacının anne ve babasının hac umre masrafları bedelleri ile salon kira parasının davalıdan tahsilini istemiştir. Taraflar arasındaki resmi evlilik ise , 12/11/2013 tarihinde yapılmıştır. Kişisel malların iadesi Türk Medeni Kanununun 2.kitabında yer almakta olan 226.maddesinde düzenlenmiş olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın Aile Hukuku prensiplerine göre değerlendirilmesi gerekmektedir. Oysa; dava, Asliye Hukuk Mahkemesince incelenerek karara bağlanmıştır.

Hal böyle olunca mahkemece; Davacının taleplerinin açık bir biçimde Aile Mahkemesinin görevine girdiği gözetilerek, görevsizlik kararı vermesi gerekirken, Asliye Hukuk Mahkemesince yargılamaya devam olunarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.”

(Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Esas Numarası: 2018/7046 Karar Numarası: 2019/4764 Karar Tarihi: 21.05.2019)

Müvekkil, hasbelkader elinde bulunan 4 bilezik ve Osmanlı Tuğrası ile mehir senedinde sözü geçen ve kendisine bağışlanacak aracı satın almak istemiştir. Ancak ne tesadüftür ki kendisine verilen Osmanlı Tuğrası ziyneti sahte çıkmıştır. Müvekkil, elinde bulunan 4 bilezik ile şu an mülkiyeti kendisinde olan aracı almıştır. Mehir senedi gereği, müvekkile bağışlanması gereken diğer ziynet eşyaları ise müvekkile asla verilmemiştir. Bu konuda tanıklık yapmak üzere şahitlerimiz Sayın Mahkemenize bildirilecektir.

Mehir senedinde bağış olarak verilmesi kararlaştırılan bu ziynet eşyalarının ve 500.000,00 TL paranın müvekkilimize ait olması noktasından hareketle dava konusu olan takı ve ziynetlerin davacı tarafından müvekkilimize verilmesine, aynen teslim mümkün olmadığı takdirde bedelinin tazmini için işbu dilekçeyi Sayın Mahkemenize sunma zorunluluğumuz hasıl olmuştur.

Ayrıca mehir senedinde, ortak evin salon takımı, oturma grubu, yatak odası takımı ve beyaz eşyalar (fırın, bulaşık makinesi, buzdolabı, küçük ev aletleri) yazılmıştır. Bunlar bağışlama sözleşmesi gereği müvekkile bağışlanmış sayılmalıdır. Nitekim Bağışlama Sözleşmeleri hakkında TBK md. 285 ''Bağışlama sözleşmesi, bağışlayanın sağlararası sonuç doğurmak üzere, malvarlığından bağışlanana karşılıksız olarak bir kazandırma yapmayı üstlendiği sözleşmedir.'' hükmüne haizdir.

Ayrıca Sayın Mahkemenizce de bilineceği üzere yargılamanın ilk kesiti olan dilekçelerin teatisi (verilmesi) aşamasında olduğumuzdan ve henüz ilk duruşma dahi yapılmadığından taleplerimizi yukarıda esas numarası belirtili olan dosyaya iletme zorunluluğu hasıl olmuştur.

HUKUKİ NEDENLER : TMK, HMK, TBK ve sair tüm mevzuat.

HUKUKİ DELİLLER :

1-) Mehir senedi

2-) Bilirkişi, yemin, tanık ve her türlü yasal delil.

SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, müvekkilimize ait olan ziynet eşyalarının ve 500.000,00 TL paranın müvekkile teslimine, olmadığı takdirde bedelinin ödenmesine karar verilmesini müvekkilimiz adına saygıyla talep ederiz.14/04/2023

                                                                                                                            Davacı Vekili

                                                                                                                       Av. Gizem Gül UZUN